Iğdır merkeze bağlı Melekli beldesinde bulunan ve İrem Bağlarını da içinde barındıran Nuh'un İzinde Gezi Parkuru doğal güzellikleriyle görenleri adeta büyülüyor.
Tarihi, kültürü ve tabiatı ile Iğdır ve Doğu Anadolu'nun gözdesi olan bu tabiat alanı Türkiye turizminde adından söz ettirmek istiyor. Iğdır il merkezine sadece 4 kilometrelik uzaklıkta günübirlik mesafedeki ovadan Ağrı Dağı'na doğru uzayıp giden “Nuh'un İzinde Gezi Parkuru”, İrem Bağlarının içinden geçerek Ağrı Dağı Milli parkına kadar uzanan bu parkurda her yaş gurubu yürüyebilir, koşabilir, hatta bisiklet, fayton ve römorklu gezi turlarına katıla bilir.
Ağrı Dağı'nın eteklerinde Iğdır'ın ilk ve tek gezi parkuru Mitolojik efsanelerin yanı sıra Yontma taş devri, Urartular, İlhanlılar, Karakoyunlu ve Akkoyunlu gibi geçmişteki birçok medeniyeti birbirine bağlayan sıra dışı bir tabiat alanının bölge halkı tarafından bir an önce turizme kazandırılması isteniyor.
IĞDIRDA TURİZM POTANSİYELİ YÜKSEK AMA TANITIM AZ
Iğdır AKUD doğa sporları kulübü üyesi Coşkun Oluz yaptığı açıklamada; “Iğdır'da zengin bir turizm potansiyeli bulunmasına rağmen, bu potansiyel iyi değerlendirilemediği için turizm faaliyetleri istenilen düzeyde gelişme gösteremiyor. Bunun nedeni de bölgenin sahip olduğu turistik değerlerin yeterince tanıtılmamış olması,  bölgede bu amaca yönelik tesislerin kurulamamış olması ve yeterince tanıtılmamış olmasından kaynaklanmaktadır. Oysaki Iğdır Doğu Anadolu bölgesinde en ılıman iklime sahip olmasının yanı sıra konum itibariyle üç ülkeye komşu olması turizm açısından önemli bir avantaj oluşturmaktadır.
SAYIN VALİMİZ ENVER ÜNLÜ'NÜN TURİZME VERDİĞİ ÖNEM BİZLERİ HEYECANLANDIRIYOR
Iğdır AKUD doğa sporları yönetim kurulu üyesi; Coşkun Oluz; “Yanı başımızda bulunan Kars, Sarıkamış, Çıldır gölü, Ağrı Doğubayazıt ve Van gibi komşu iller turizmde gerek Türkiye gerekse dünya genelinde adından söz ettirmeyi ve turizm pastasından kendilerine düşen payı fazlasıyla almayı başarmışlardır. Iğdır ise Ağrı dağı, Nuh tufanı efsanesi, İrem bağları, Cıyrıklı kuş merkezi ve en önemlisi üç ülkeye sınır olma özeliği gibi birçok tabiat harikası alanlara sahip olmasına rağmen turizm alanında en arka sıralarda kalmış illerden birisidir. Fakat son zamanlar Vali Enver Ünlü'nün turizme verdiği önem bizleri heyecanlandırmıştır. İnanıyoruz ki destekleriyle Iğdır'ın arka planda kalmış tarihi ve turizm değerleri ön plana çıkarılarak turizme kazandırılacak ve Iğdır'ımız gerek Türkiye ve gerekse Dünya genelinde turizmde adından söz ettirmeyi başaracaktır” dedi.
NUH'UN İZİNDE GEZİ PARKURU;  IĞDIRDA GÖREV YAPAN MEMUR VE DOĞA DÜŞKÜNLERİNİN AİLECE EN ÇOK UĞRADIĞI YER
Iğdır'da görev yapan memurların, Bisiklet tutkunlarının ve doğa yürüyüşü yapmak isteyenlerin en çok ailece gelip dolaştıkları yerlerden biri olduğunu söyleyen Iğdır Akud Dağcılık ve Doğa sporları kulübü başkanı Ümit Sönmez ise “Parkur turizme kazandırıldığı taktirde bölgenin en önemli cazibe merkezlerinden biri olacaktır dedi.  Geçtiğimiz yıllar Coşkun Oluz ve gönüllü çevre dostları tarafından buranın turizme kazandırılması için  bir takım çalışmalar yapılmış ve ulusal televizyon kanalları başta olmak üzere ülkemiz genelinde büyük ilgi görmüştür. 
 Buranın turizme kazandırılması için yapılacak olan birkaç çalışma gezi parkurunu bölgenin en önemli çekim merkezlerinden biri yapabilir kanaatindeyim. Parkurda yapılması düşünülen etkinlikler kısaca şöyledir;  parkur alanında hafta sonlarının yanı sıra her yıl geleneksel olarak düzenlenmesi planlanan en önemli etkinliklerden biride Nuh'un İzinde Zamana yolculuk Doğa yürüyüşüdür. Doğa yürüyüşüne katılacak ziyaretçiler adeta bir zaman tüneline binercesine yol boyunca günümüz cumhuriyet döneminden başlayıp sırasıyla, Selçuklular Karakoyunlular, Akkoyunlular, İlhanlılar, Urartular, Yontma taş devri gibi bu bölgede yaşamış birçok medeniyetlerin kalıntılarına şahit olacaklar. Son Varış noktasında ise Nuh Tufanı sonrası temsili yaşam, gemi maketi ve gemi önünde dünya milletlerini temsil eden folklorik insan figürleri ve hayvan maketleri, Hz. Nuh'un ilk tohumu diktiği toprakta Nuh adına yabani meyvelerin olduğu sembolik bir bahçe,  ilk hayvanın burada evcilleştirildiğini anlatan temsili maketler yapılarak turizme kazandırılması mümkündür, Iğdır'a sosyal ve ekonomik yönden hayat verecek bu projenin yetkili birimler tarafından gündeme getirilip bir an evvel hayata geçirilmesi tüm Iğdır halkının en büyük hayalıdır” diye konuştu.
PARKURDA NELER YAPILABİLİR
1-NUH'UN GEMİSİ MAKETİ: Nuh tufanından sonra geminin Ağrı Dağında karaya oturduğu inancı ve kaynaklar göz önünde bulundurularak Ağrı Dağının  irem bağlarının  içine doğru uzanan etekleri sayılan aynı zamanda Nahcivan, İran ve Ermenistan karayolu çok yakın mesafede bulunan tepe üzerine Nuh Gemisi maketi ve tufandan sonra medeniyetin tekrar buradan türediğine vurgu yapmak amacıyla çeşitli milletlere ait insan ve hayvan figürleri.
2– Günümüzden on bin yıl önce yaşayan yontma taş devrine ait mağaralar etrafında paleolitik dönem mağara yaşam biçimi ve çevresindeki doğal yapıyı canlandıracak temalı park biçiminde düzenlenerek bölgenin dikkat çekici turistik cazibe noktalarından biri haline dönüştürülmelidir.
Örneğin; Mağara içinde ve çevresinde paleolitik dönem yaşamından kesitler ve o dönemde yaşayan Neanderthal insan heykelleri yapılarak o dönemin yaban hayatı örnekleri, avlanma sahnelerinin canlandırılması alanın cazibesini artırabilir.
Yontma taş devri: melekli Kültepe ve çevresinde bulunan yontma taş devrinden kalma işlenmiş kaya parçaları ve obsidyen taşların bir araya getirilerek açık hava müzesine dönüştürülmesi.
3- İREM BAĞI: Nuh'un Fideleriyle Yeşeren kent olarak bilinen Iğdır'da Hz nuh 'un Tufandan sonra ilk tohum fidesini buraya diktiğine inanılır ve tufan sonrası medeniyetin yeniden buradan yayıldığına inanılmaktadır. Bu nedenle irem bağları içerisinde sembolik bir İrem bağı, Adem İle Havayı Sembolize eden bir sembol yada yapı, ve Nuhun Gemisinin büyük maketiyle birlikte dünya milletlerini sembolize eden insan figürleri.  Ayrıca yanıbaşımızda bulunan Nahcivan Nuh Türbesi ve Doğubayazıt Nuh gemisi doğal görüntüsü Iğdır Nuh'un izinde gezi Parkuru Projesinin yapılmasının kaçınılmaz olduğunu vurgulamakta ve güçlendirmektedir. Projesinin Bu nedenle Iğdır kayısısı, melekli şalağı ve diğer yabani doğal meyve ve baharatlar ön planda tutulmalıdır.
4- DOĞA SPORLARI MERKEZİ:  Dağcılık, atlı gezi, trekking, foto safari,  zipline,  oryantring, offroad atlı ve bisikletli gezi gibi doğa sporlarında bölgenin merkezi durumuna getirilebilir. Ayrıca aynı alanda hali hazırda bulunan At çiftliğini,  sanat atölyesini, açık hava müzesini, Ata ocağı etnografya müzesi işler hale getirilebilir.
5- KÜÇÜK ÖLÇEKLİ AÇIK HAVA MÜZELERİ;  tarihi açıdan Selçuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular, İlhanlılar, Urartular ve yontma taş devri gibi bir çok uygarlığın izlerini ve kalıntılarını içinde barındıran Kültepe ve çevresinde mevcut bulunan tarihi kalıntılar gezi parkurunda yol boyunca belirli alanlarda sergilenerek küçük ölçekli bir açık hava müzesine dönüştürebilir.
6 – YOL BOYU OTANTİK ÇARDAK KAFELER: gezi parkuru boyunca belirli noktalarda köy halkının istihdamına yönelik çardak kafeler ve bu kafelerde çay, köy ayranı közde mısır gibi yerel ürünlerin sergilendiği dinlence yerlerinin oluşturulabilir.