Iğdır'da gönüllü çevre dostu bir vatandaş dedelerinden kalma yöresel evi kültür, sanat ve eski tarım aletleri müzesine dönüştürdü.

Yöresel evin bahçesi eski tarım aletleri ile açık hava müzesi haline getirilirken bina içerisinde ise bölgemizde kullanılan ev eşyaları, mutfak aletleri, yöresel giyim kıyafetler yer almaktadır.

Babadan kalma yöresel eve Ata ocağı kültür evi adını veren gönüllü çevre dostu Coşkun Oluz yaptığı açıklamada “Kültür turizmi, tüketime değil korumaya yönelik bir turizm çeşidi olması ile de önemlidir. Kültür turizminin gerçekleşmesinin ve etkinleşmesinin şartlarından biri kültürel mirasın korunması ve tanıtılmasıdır. 

Kültür turizminin hareketlenmesi iki farklı açıdan katkı sağlamaktadır. Birincisi, kültürün araştırılması, korunması, yaşatılması ve aktarılması; ikincisi, özgün kültürün başka kültürlerce de tanınması ve ekonomik girdi sağlamasıdır. Kültür turizminin gerçekleşmesi, bölgesel gelişime ve istihdama da katkı sağlayacaktır.  

Bu nedenle son zamanlar doğu ekspresiyle birlikte Kars, Ağrı Van gibi komşu illere baktığımızda turizmde ciddi bir hareketlilik görürüz. 

Iğdır bu illerle kıyaslandığında neredeyse turizmde adı bile geçmiyor, bende bu eksikliği görünce Iğdır'ımıza katkı olur diye dededen kalma yöresel evimizi kültür ve sanat evine dönüştürmeye karar verdim.  Buranın kültür evine dönüştürülmesi aslında benim için çokta kolay oldu çünkü uzun yıllardır hobi olarak yaptığım eski ev eşyalarına olan tutkunluğum sayesinde elimde birçok eski ev eşyası ve tarım aletleri bulunmaktaydı. 

Hobi olarak topladığım eski ev eşyaları ve tarım aletlerini bir arada sergileyerek burayı Iğdır'ımıza kazandırmak istedim. Evin bahçesini bölgemizde kullanılan eski tarım aletleri müzesine çevirdim bina içerisini ise geçmişte Iğdır bölgesinde kullanılan eski ev aletleri mutfak araç gereçleri ve yöresel kıyafetleri bir araya getirerek özel bir kültür evine dönüştürdüm. 

Ayrıca aynı bahçede bulunan ek binayı ise  Iğdır'ımızı sembolize eden  biblo, heykel ve ahşap işlemeciliğinin hobi olarak yapıldığı  bir sanat atölyesine dönüştürdüm. Yine önümüzdeki günler odanın birisini  bölgemiz yaşayan Selçuklu, Karakoyunlu, Akkoyunlu gibi birçok uygarlığın izlerini taşıyan bir zaman tüneline çevirmek istiyorum. Buradaki amacım ise kültür evi tamamen ücretsiz olmakla birlikte hem Iğdır'ımızın kültür ve turizmine katkı sunmak hemde dededen kalma evimizin daima canlı kalmasıdır” diye konuştu.