Iğdır Üniversitesi ile Hazar Kolejinin birlikte düzenlemiş olduğu “Hocalı'yı Unutmadık” konulu panel, Hazar Koleji Konferans Salonunda gerçekleştirildi. Kuran-Kerim tilaveti ile başlayan panelin açılış konuşmasını Hazar Koleji Okul Müdürü Abdullah Kekilli yaptı.
Hocalı'yı bir katliam olarak tanımlayan Okul Müdürü Kekilli, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçen Hocalı'nın, Halepçe ve Filistin'den bir farkının olmadığını ifade etti.
Panelde daha sonra söz alan Iğdır Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Selahattin Çelebi yaptığı konuşmada şu sözlere değindi; “İnsanlık tarihine kara bir leke olarak sürülen Hocalı Katliamı tüm insanlığın dersler çıkarması, yaşanan trajediye ilişkin vicdan muhasebesi yapması gereken önemli bir olay olarak hafızalarımıza kazınmıştır. Türk Milleti olarak Hocalı'daki bu insanlık dışı katliamın acısını her zaman yüreğimizde hissediyor, Azerbaycanlı kardeşlerimizin acıların paylaşıyoruz "dedi.
Iğdır Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi Türkan Gadirzade Arık ve Öğr. Gör. Arslantürk Akyıldız panelist olarak katıldıkları etkinlikte, ilk sözü alan Dr. Öğr. Üyesi Gadirzade Arık, 25-26 Şubat gecesi yaşanan bu facianın, Ermenilerin Karabağ'da uzun zamandır yürüttükleri planlı işgal ve yayılmacı siyasetlerinin bir sonucu olduğunu, bu yüzden Karabağ'da benzeri birçok facianın yaşandığını söyledi. Hocalı Kenti'nin, hem stratejik önemi, hem de bölgede bulunan Azerbaycan Türklerinin önemli bir direnme noktası olduğu için hedef seçildiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Gadirzade Arık, Türkleri ata yurtlarından kovan Ermenilerin büyük katliamlar yaptığını, Hocalı soykırımının ise insanlık tarihinin en vahşi olaylarından biri olduğunu kaydetti.
Hocalı'da yaşanan olayların, savaş hukukuna göre bir katliam özelliği taşıdığını, tam manası ile bir vahşetin sergilendiğini ifade eden Öğr. Gör. Arslantürk Akyıldız da konuşmasında şunları söyledi; “Bugün anma toplantısını yaptığımız Hocalı faciası olarak bilinen olay, Hocalı'nın dışına çıkarak, Ağdam kasabasına doğru kaçmaya çalışan, savunmasız insanların ormanlık alanda baltalar, satırlar ve kamalarla hunharca katledilmesidir. Bu durum savaş hukuku açısından kabul edilmesi mümkün olmayan, tam manası ile bir genosit/soykırımdır” dedi.
Panelistlere teşekkür belgelerinin verilmesinin ardından etkinlik son buldu.