![]() |
Tweet |
Iğdır'ın zengin coğrafyasını ve kültürünü tam anlamıyla keşfetmek isteyenler için bu hafta sonu rotamızı merkeze en uzak ancak tarihi ve stratejik açıdan en ilginç köylerden biri olan Aşağı ve Yukarı Çiftlik köylerine çeviriyoruz. Iğdır'ın sınır hattında, bambaşka bir atmosfere sahip bu köylere ailenizle bir gezi düzenleyerek hem çocuklarınıza farklı bir deneyim yaşatabilir hem de şehrimizin bu saklı köşesini daha yakından tanıma fırsatı bulabilirsiniz.
İki ayrı yerleşimden oluşan Çiftlikköy, Iğdır il merkezine 51 km, Aralık ilçe merkezine ise sadece 6 km uzaklıktadır. Köyün en belirgin özelliği, komşu Ermenistan'a sıfır noktada bulunmasıdır.
Bu sınır köyünün ekonomisi geleneksel olarak tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Ancak, coğrafi konumu sayesinde büyük bir dinamizm de kazanmıştır. Köyün, Nahçıvan ve İran sınırlarına yakınlığı nedeniyle, uluslararası karayolu taşımacılığı (Tırcılık) sektörü burada oldukça gelişmiştir.
KÖYDEN NE ALABİLİRİM
Aşağı ve Yukarı Çiftlik köylerini ziyaret ettiğinizde dikkatinizi çekecek ilk detay, her evin bahçesinin küçük ve büyükbaş hayvanlarla dolu olmasıdır; bu da bölgenin tarım ve hayvancılıkla ne kadar iç içe olduğunun bir göstergesidir.
Süt ve Süt Ürünleri: Çiftlik köyleri, Iğdır'ın süt ürünleri ihtiyacının önemli bir kısmını karşılamaktadır. Alışveriş yaparken köyler arasındaki bu ayrımı göz önünde bulundurabilirsiniz:
• Yukarı Çiftlik Köyü: Genellikle koyun ve keçi yetiştiriciliğinin yaygın olduğu yerdir. Buradan doğal ve lezzetli koyun ve keçi sütü ürünlerini temin edebilirsiniz.
• Aşağı Çiftlik Köyü: Bölgede manda ve sığır (inek) popülasyonunun yoğun olduğu köydür. Özellikle Iğdır'ın ünlü manda sütü ve tereyağı ihtiyacının büyük bir bölümü buradan sağlanır. Manda ve inek sütünden üretilmiş ürünleri buradan alabilirsiniz.
Kanatlı Hayvan Ürünleri: Köylerde dikkat çeken bir diğer zenginlik ise, her evin bahçesinde bulunan yüzlerce kanatlı hayvandır. Burada Iğdır yöresine ait yerli tavuk, meşhur Heşterğan (İran Tavuğu) ve bol miktarda Hindi görebilirsiniz. Köy ziyaretiniz sırasında, süt ürünlerinin yanı sıra, en doğal yerli tavuk eti ve taze yumurtaları da doğrudan üreticiden alabilirsiniz. Hatta köy sakinlerinden Erdoğan Karakuş isimli vatandaştan rica ederseniz size istediğiniz kadar süt ürünleri ve yerli yumurta temin edebilir.
Çiftlik köyleri, il merkezine olan uzaklığına rağmen, evlerdeki yoğun üretim faaliyetleri sayesinde canlılığını korumaktadır. Köydeki evlerin tamamının dolu olması ve terk edilmiş bir yapıya rastlanmaması, bu doğal üretim merkezinin ne kadar bereketli ve yaşanır olduğunun en güzel kanıtıdır. Yukarı Çiftlik yabani zambak çiçekleriyle dikkati çekerken Aşağı çiftlik köyü ise sarı kır çiçekleriyle eşsiz bir doğal güzellik sunar ziyaretçilerine.
Yukarı Çiftlik Köyü ve Sınırın Ötesindeki Tarih: HOR VİRAP KİLİSESİ
Yukarı Çiftlik köyü, ziyaretçilerine sadece yerel kültürü değil, aynı zamanda coğrafi konumunun sunduğu eşsiz bir manzarayı da sunar. Köye ulaştığınızda, Türkiye sınırının hemen ötesindeki Ermenistan topraklarını çok yakından görme imkanına sahip olursunuz.
Bu yakınlık, sınırın hemen dibinde yer alan ve Ermeniler için büyük manevi öneme sahip Hor Virap Kilisesi'ni de görmenizi mümkün kılar. "Derin Zindan" anlamına gelen Hor Virap, 17. yüzyılda inşa edilmiş tarihi bir yapıdır ve Ermenistan'ın en önemli hac merkezlerinden biridir. Türkiye sınırına oldukça yakın bir mesafede bulunan bu kilise, günümüzde hâlâ düğün ve kurban törenleri gibi ritüellere ev sahipliği yapmaktadır.
Hor Virap'ın kutsallığı, Ermeniler arasında Hristiyanlığı yayan ilk isim olan Aziz Aydınlatıcı Gregor'un (Krikor Lusavoriç) burada gizlenen kuyuda tam 14 yıl boyunca hapsedildiğine dair olan güçlü inançtan gelmektedir.
GARİP ELMİŞAH ANITI: İlmin Işığında Bir Horasan Ereni
Aşağı Çiftlik köyünde asırlardır anlatılan bir hikaye, Horasan Türk Erenlerinden "Garip Elmişah"ın manevi mirasını yaşatmaktadır. Köyün tarihine derin izler bırakan bu zatın anısına yaptırılan anıt mezar, onun ilme ve ahlaka verdiği önemi simgeler.
Rivayet odur ki, memleketinden uzakta, kimsesiz kaldığı için köy halkının "Garip" unvanıyla andığı Elmişah, Horasan mekteplerinde aldığı derin bilgi ve irfan ile köyün manevi rehberi olmuştur. Onun aydınlatıcı sohbetleri, köy halkını her daim ilmin önemine ve hikmetine yöneltmiş; özellikle çocukların eğitimine yaptığı vurgu, o günlerden bu günlere aktarılan en değerli öğütlerden biri olmuştur. Aynı zamanda, dini ve ahlaki konulardaki yol göstericiliğiyle de topluluğun sağlam değerler üzerine kurulmasına katkı sağlamıştır.
İran Horasan'dan başlayan ilim yolculuğunun, Nahcivan'da kısa bir duraklamanın ardından Aşağı Çiftlik köyüne ulaştığı ve buradan da Türkiye'nin batısına doğru devam ettiği söylenir. Bugün köyde anlatılan bazı kaynaklara göre ise, burası aslında bir mezar değil, Garip Elmişah'ın köy halkını öğütlediği, ilmin ehemmiyetini anlattığı tarihi bir ağacın altındaki taşın üzerinde oturduğu, manevi makamını temsil eden temsili bir yapıdır.
Ancak kesin olan şudur ki ister gerçek bir kabir olsun ister temsilî bir makam, Garip Elmişah'ın adı, bu köyün hafızasında bilgelik, aydınlanma ve kimsesizliğe rağmen topluma hizmet etme ruhuyla özdeşleşmiştir. O, coğrafi sınırları aşan ilim aşkının ve irfanın Anadolu'daki bir durağıdır.
Onun söylediği bu söz köy halkının dilinde hala asırlardan beri yankılanır durur kulaktan kulağa, kuşaktan kuşağa. "Gariplik, kimsesiz kalmak değil, akıldan ve ilimden ırak düşmektir. Zira ilmin ışığı, en yalnız kalbi dahi aydınlatmaya yeter."